Zaman Lekeleri

Zaman Lekeleri

(0) Kommentar - 0 Partitur
Author
Stock
100 Piece
Stock code
PX0033059
Lagerbestand
Auf Lager
Price
14,47 USD + VAT
*starting from 2,12 USD!
%22 Rabatt
14,47 USD
11,28 USD

Arka Kapak Yazısı (Tanıtım Bülteninden)

 

 

“Şahitlik, adı konulmamış bir tutsaklıktır, akıp geçenin hatırasına hapsolmaktır.”


25 Temmuz 1943… Çukurova Ekspresi iki gün sürecek Adana-İstanbul seferi için yola koyulur. Namus derdi ya da yasak aşk yüzünden kaçanlardan, askerlere, memurlara, müzisyenlere, mahkûmlara, kondüktörlere dek pek çok insanı ve hikâyeyi taşıyan, üstelik bütün bu hikâyelere büyük bir merakla kulak veren 11 numaralı vagondayız. Anlatıcı ise bu meraklı vagonun ta kendisidir.
11 numaralı vagonun ağzından iki gün boyunca tanık olduklarını ve sefere ilk çıktığı 1900 başlarından Bağdat demiryolunun inşasını ve haliyle bir imparatorluğun yıkılıp yeni bir devletin inşasının 1943 yılına kadar gelen hikâyesini dinleriz.
Zaman Lekeleri, Ömer F. Oyal’ın kaleminden sürükleyici bir memleket ve memleketten insan manzaraları tarihi…


TADIMLIK
“Bedriye karartma yüzünden ışıkları yanmayan, içeriden sadece cılız mavi ışıklar gelen istasyona bakıyor. Direklerdeki lambaların bazıları zaten yanmıyor, yananlarsa hastalıklı görünüyor. Küçük istasyon zaten cansız. Cansızlık mavinin ölgünlüğünü, yıldızların uzaklığını artırıyor. Bekleyen sadece birkaç yolcu var. Onlar da üçüncü mevki vagonlara koşturuyor. Satıcılar bile pek umutlu değil. Sesleri gökteki muhayyel bombardıman uçakları duyabilirmiş gibi yavaş çıkıyor. Bütün bunlara rağmen bir temizlik, bir ferahlık duygusu hâkim. Evet, havada bir berraklık var. Bedriye sigara içiyor, bir kadının ortalık yerde sigara içmesi yadırgatıcı, kondüktör bakıyor mesela, satıcılar ve yolcular bakıyor. Bedriye aldırmadan bir nefes daha çekiyor. Muhtemelen herhangi bir nazarı dikkate alacak eşiği çoktan aştığını düşünüyor. İstanbul’un yaklaştığını düşünüyor. Yeni bir hayatın olanca kasvetiyle yaklaştığını düşünüyor. Yeni hayatın nasıl bir şey olacağını düşünüyor. Yeni bir hayat diye bir şey elbette ki yok. Onun yerine kişilik adı verilen, çember gibi, kavanoz gibi kahrolası bir şey var. Hep aynı hataların yapılması, aynı doğruların imkânsızlığı, aynı engellere takılıp tökezlenilmesi diye bir şey var.”

 

 

Editör: Filiz Özdem

 

 

Hamur Tipi : 2. Hamur

Sayfa Sayısı : 324

Ebat : 13,5 x 21

İlk Baskı Yılı : 2018

Baskı Sayısı : 1. Basım

Yayınevi : Yapı Kredi Yayınları
Sayfa Sayısı : 324
Basım Yılı : 2018
ISBN : 9789750841675
Dil : Türkçe
Be the first to review this product!
Price information, pictures, product descriptions and other issues that you find inadequate points you can send us using the suggestion form.
Thank you for your comments and suggestions.
Kovareke giranbiha
O... K... | 30/05/2025
Kürtler için yapılmış güzel şeylerden bir tanesi
M... A... | 16/04/2025
siparişler hızlıca ulaşıyor, kategori çok. beğendim.
A... U... | 05/04/2025
Sizlerden gayet memnunum emeğinize sağlık
M... A... | 12/03/2025
Harikaydı
Serdar KÖMÜRCÜ | 22/01/2025
Gayet pratik ve hoş
Muzaffer Bora | 12/01/2025
Hızlı teslimat sağlandı .çok iyi bir şekilde bantlanmış teşekkürler. Gayet memnunum. Xwedê we bihêle .
A... Y... | 11/01/2025
&ddjmsd
RODEM ÇAÇAN | 06/01/2025
Sizi seviyorum Pırtukakurdi
Birsen KORKMAZ | 11/12/2024
Berbat
Sema Koç Soğancı | 29/11/2024
Zaman Lekeleri <font face='verdana' style="color:'#000';"><p><p>Arka Kapak Yazısı (Tanıtım Bülteninden)</p> <p> </p> <p> </p> <p>“Şahitlik, adı konulmamış bir tutsaklıktır, akıp geçenin hatırasına hapsolmaktır.”</p> <p><br /> 25 Temmuz 1943… Çukurova Ekspresi iki gün sürecek Adana-İstanbul seferi için yola koyulur. Namus derdi ya da yasak aşk yüzünden kaçanlardan, askerlere, memurlara, müzisyenlere, mahkûmlara, kondüktörlere dek pek çok insanı ve hikâyeyi taşıyan, üstelik bütün bu hikâyelere büyük bir merakla kulak veren 11 numaralı vagondayız. Anlatıcı ise bu meraklı vagonun ta kendisidir.<br /> 11 numaralı vagonun ağzından iki gün boyunca tanık olduklarını ve sefere ilk çıktığı 1900 başlarından Bağdat demiryolunun inşasını ve haliyle bir imparatorluğun yıkılıp yeni bir devletin inşasının 1943 yılına kadar gelen hikâyesini dinleriz.<br /> Zaman Lekeleri, Ömer F. Oyal’ın kaleminden sürükleyici bir memleket ve memleketten insan manzaraları tarihi…</p> <p><br /> TADIMLIK<br /> “Bedriye karartma yüzünden ışıkları yanmayan, içeriden sadece cılız mavi ışıklar gelen istasyona bakıyor. Direklerdeki lambaların bazıları zaten yanmıyor, yananlarsa hastalıklı görünüyor. Küçük istasyon zaten cansız. Cansızlık mavinin ölgünlüğünü, yıldızların uzaklığını artırıyor. Bekleyen sadece birkaç yolcu var. Onlar da üçüncü mevki vagonlara koşturuyor. Satıcılar bile pek umutlu değil. Sesleri gökteki muhayyel bombardıman uçakları duyabilirmiş gibi yavaş çıkıyor. Bütün bunlara rağmen bir temizlik, bir ferahlık duygusu hâkim. Evet, havada bir berraklık var. Bedriye sigara içiyor, bir kadının ortalık yerde sigara içmesi yadırgatıcı, kondüktör bakıyor mesela, satıcılar ve yolcular bakıyor. Bedriye aldırmadan bir nefes daha çekiyor. Muhtemelen herhangi bir nazarı dikkate alacak eşiği çoktan aştığını düşünüyor. İstanbul’un yaklaştığını düşünüyor. Yeni bir hayatın olanca kasvetiyle yaklaştığını düşünüyor. Yeni hayatın nasıl bir şey olacağını düşünüyor. Yeni bir hayat diye bir şey elbette ki yok. Onun yerine kişilik adı verilen, çember gibi, kavanoz gibi kahrolası bir şey var. Hep aynı hataların yapılması, aynı doğruların imkânsızlığı, aynı engellere takılıp tökezlenilmesi diye bir şey var.”</p> <p> </p> <p> </p> <p><strong>Editör: </strong>Filiz Özdem</p> <p> </p> <p> </p> </p> <p><strong>Hamur Tipi : </strong>2. Hamur</p> <p><strong>Sayfa Sayısı : </strong>324</p> <p><strong>Ebat : </strong>13,5 x 21 </p> <p><strong>İlk Baskı Yılı : </strong>2018</p> <p><strong>Baskı Sayısı : </strong>1. Basım</p> <p></p></font> PX0033059
Zaman Lekeleri

Recommend

*
*
*
IdeaSoft® | Akıllı E-Ticaret paketleri ile hazırlanmıştır.