Son kalan ürün: 2
Kifayetsiz Hikayeler Müsabakası

Kifayetsiz Hikayeler Müsabakası

(0) Yorum - 0 Puan
Stok Adedi
2 Adet
Stok Kodu
EVEREST020
Stok Durumu
Stokta Var
Fiyat
6,45 USD + KDV
%20 indirim
6,45 USD
5,16 USD
"Okura soru sormuyorum, sorular hep kendime" diyen Şener Özmen'in çok ilgi gören romanı Spinoza'nın Günlüğü'nden sonra Kifayetsiz Hikâyeler Müsabakası da Türkçede.

Çok sıfatlı Sertac Karan'ın (Sertaç değil) çok coğrafyalı ve parçalı evreni: Amed, Zerdav, Almanya, denize inen kıyılar, adı sanı söylenmeyen şehirler ve sokaklar, sokaklarında geri geri yürüyen insanların olduğu memleketler... Merasim'le Sertac'ın çekişmeleri aynı zamanda sanatın ve edebiyatın da binyıllık meselelerine mi değiyor? Değişen, dönüşen dil olanakları bitmemiş dipnotlarla mı tamamlanıyor? Özmen'in dediği gibi, kendine sorular soran, bundan bıkmayan bir anlatıcı silsilesinin romanı bu. Ve bu anlatıcı silsilesinin dili, hiç de sakin değil. Öfkeli, sert, sorgulayıcı ve evet, epey de sarsıcı. Abdullah Koçal'ın Türkçesiyle yeni bir Şener Özmen romanı. 

Heyecanlıydı Sertac Karan yahut Topatmış Sertac. Deri kaplama siyah koltuğuna geçip seyrek gelen bir ilhamla kalemi eline alıp kâğıdın ortasına bir tek kelime yazdıktan sonra anladı hikâyeyi asla bitiremeyeceğini. Anlamıştı hayatının, pek de bir anlamı olmayan hayatının hiç ama hiç yaşamadığı kifayetsiz hikâyelerden meydana geldiğini, kendisinin de o kifayetsiz hikâyelerden biri olduğunu. Kendi kendine konuşuyordu: "Yok! Yok, sebeplerle uğraşmayacağım. Hayatımı mahveden şeylerle bunaltmayacağım kendimi. Kimseyi suçlamayacağım da. Ezildiğim için ya da şu an bana bunları söyleten musibetler yüzünden değil, yok, değil; insanlarla birlikte benden önce var olan şartları da suçlamayacağım. Benim gerçeğim bu. Savaş uçaklarının gürültüsü beynimi sulandırmış, çocukluk ve gençliğimden kalma bazı görüntüler parçalanmış zihnimi karıştırmış olmalı. Belki gerçekten de delinin biriyimdir. (...) Ne olduğumu biliyor musun Merasim? Ben yarım kalmış bir neticeyim, sadece sömürge laboratuvarlarında meydana getirilen bir sonuç…
Yayınevi : Everest Yayınları
Sayfa Sayısı : 180
Basım Yılı : 2016
ISBN : 9786051419558
Çevirmen : Abdullah Koçal
Dil : Türkçe
Bu ürüne ilk yorumu siz yapın!
Bu ürünün fiyat bilgisi, resim, ürün açıklamalarında ve diğer konularda yetersiz gördüğünüz noktaları öneri formunu kullanarak tarafımıza iletebilirsiniz.
Görüş ve önerileriniz için teşekkür ederiz.
Her zaman güvenerek alışveriş yaptığım bir site.
D... E... | 03/10/2025
Her zaman güvenerek alışveriş yaptığım bir site.
D... E... | 03/10/2025
İyi beğendim
pratik cocuk etkinlikleri | 18/09/2025
İyi güzel
pratik cocuk etkinlikleri | 18/09/2025
Sitenizi çok beğeniyorum. Başarılar
S... A... | 29/07/2025
Ömer Aksoy | 25/07/2025
Kovareke giranbiha
O... K... | 30/05/2025
Kürtler için yapılmış güzel şeylerden bir tanesi
M... A... | 16/04/2025
siparişler hızlıca ulaşıyor, kategori çok. beğendim.
A... U... | 05/04/2025
Sizlerden gayet memnunum emeğinize sağlık
M... A... | 12/03/2025
Kifayetsiz Hikayeler Müsabakası ''Okura soru sormuyorum, sorular hep kendime'' diyen Şener Özmen'in çok ilgi gören romanı Spinoza'nın Günlüğü'nden sonra Kifayetsiz Hikâyeler Müsabakası da Türkçede.Çok sıfatlı Sertac Karan'ın (Sertaç değil) çok coğrafyalı ve parçalı evreni: Amed, Zerdav, Almanya, denize inen kıyılar, adı sanı söylenmeyen şehirler ve sokaklar, sokaklarında geri geri yürüyen insanların olduğu memleketler... Merasim'le Sertac'ın çekişmeleri aynı zamanda sanatın ve edebiyatın da binyıllık meselelerine mi değiyor? Değişen, dönüşen dil olanakları bitmemiş dipnotlarla mı tamamlanıyor? Özmen'in dediği gibi, kendine sorular soran, bundan bıkmayan bir anlatıcı silsilesinin romanı bu. Ve bu anlatıcı silsilesinin dili, hiç de sakin değil. Öfkeli, sert, sorgulayıcı ve evet, epey de sarsıcı. Abdullah Koçal'ın Türkçesiyle yeni bir Şener Özmen romanı. Heyecanlıydı Sertac Karan yahut Topatmış Sertac. Deri kaplama siyah koltuğuna geçip seyrek gelen bir ilhamla kalemi eline alıp kâğıdın ortasına bir tek kelime yazdıktan sonra anladı hikâyeyi asla bitiremeyeceğini. Anlamıştı hayatının, pek de bir anlamı olmayan hayatının hiç ama hiç yaşamadığı kifayetsiz hikâyelerden meydana geldiğini, kendisinin de o kifayetsiz hikâyelerden biri olduğunu. Kendi kendine konuşuyordu: ''Yok! Yok, sebeplerle uğraşmayacağım. Hayatımı mahveden şeylerle bunaltmayacağım kendimi. Kimseyi suçlamayacağım da. Ezildiğim için ya da şu an bana bunları söyleten musibetler yüzünden değil, yok, değil; insanlarla birlikte benden önce var olan şartları da suçlamayacağım. Benim gerçeğim bu. Savaş uçaklarının gürültüsü beynimi sulandırmış, çocukluk ve gençliğimden kalma bazı görüntüler parçalanmış zihnimi karıştırmış olmalı. Belki gerçekten de delinin biriyimdir. (...) Ne olduğumu biliyor musun Merasim? Ben yarım kalmış bir neticeyim, sadece sömürge laboratuvarlarında meydana getirilen bir sonuç… EVEREST020
Kifayetsiz Hikayeler Müsabakası

Tavsiye Et

*
*
*
IdeaSoft® | Akıllı E-Ticaret paketleri ile hazırlanmıştır.